AFYONKARAHİSAR İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ

Ölümle İlgili Adet ve İnanışlar

Yaşamın son geçiş dönemlerinden olan ölüm adet ve inanışları, çoğunlukla dinsel motifler içerisinde yapılmaktadır. Cenaze işleminin duyurulması, cenazenin yıkanması ve gömülmesi usul ve adetlerinde dinsel geleneklere uygun olarak yapılır. Mezara gömülmesinden sonraki gelenekler; diğer bölgelerdeki geleneklerden farklı değildir.

-Ölü evinde aş kaynamaz.

-“Ölüyü böreksiz, düğünü beleksiz(hediyesiz) yapma” diye bir söz vardır. Dolayısıyla ölü evine yemek getiremeyen eş-dost şeker, pirinç, yağ gibi ihtiyaçları getirir.

-Ölünün gömüldüğü günün ertesi günü cenaze yakınlarından birisi “sabah ziyareti falanca camiden” diyerek seslenir ve ertesi günü belirlenen camiden sabah namazı sonrasında mezarlığa gidilerek yasin okunur. Bu ziyarete gelenlere de dört başı mamur kahvaltı yaptırılır. Defnedildikten sonraki Perşembe günü “son günü”ne buyrun denilerek yemek verilir. Yemekten sonra kuran, mevlüt okunur.

-Ölünün kırkında ve elli ikisinde yine aynı dualar okunarak pide, bükme veya pişi ikram edilir.

-Ölen kişi genç ise cenaze sahibi düğüne çalgılı çengili yerlere gitmez.

-Genç yaşta ölen bir kadının kocası yeniden evlenmek isterse yakın akrabasından bir erkek evleneceği gün mezarın hece tahtasına boduçu(pişmiş toprak testi) çarparak kırar ve “kulağın duymasın kocan bugün evleniyor” diyerek mezara seslenir. Burada amaç muradını almadan ölen kadının gözünün arkada kalmaması ve yeni aileyi huzursuz bırakmamasıdır.

-“Gelinle cenaze beklemez, vakti gelince uçurulur” düşüncesi ile yaşamın devamını sağlayan her iki olayda adet ve gelenekler çerçevesinde gerçekleştirilir. Ancak düğünde eğlence yapılmaz.

İlimizde ayrıca, “imece, aşure, sıra geceleri (gezekler)” gibi gelenekler de vardır.